İshak Ağa Çeşmesi

İstanbul'da çeşme

İshak Ağa Çeşmesi, Onçeşmeler, On Çeşmeler, Beykoz Çeşmesi, Behruz Ağa Çeşmesi ya da I. Mahmud Çeşmesi, İstanbul'un Beykoz ilçesindeki bir çeşmedir. I. Süleyman'ın has odabaşı olarak görev yapan Behruz Ağa (ö. 1562/1563) tarafından, daha önceleri bir Bizans çeşmesinin bulunduğu alana yaptırıldı. Zamanla harap hâle gelen ve suyu akmayan çeşme, Temmuz 1746'da başlayan ve 1746 ya da 1747 yılında tamamlanan çalışmalar sonucunda İstanbul Gümrük Emini İshak Ağa tarafından yenilendi. İnşa edildiği dönemde bir mesire alanında yer alırken bölgede yapılaşmanın artmasıyla şehir dokusu içinde kaldı. 1948 öncesinde üç; 1948-1950, 1986, 2005-2006 ve 2016-2017 yıllarında ise birer kez onarımdan geçti. Yapılan değişikliklerle kemerleri, üst örtüsü ve yan cephelerinde değişiklikler meydana gelirken kalemişi süslemeler eklendi. 1972'den beri korunması gereken tarihî eser statüsünde olan çeşme, Vakıflar Genel Müdürlüğü mülkiyetinde olup günümüzde işlevseldir.

İshak Ağa Çeşmesi
Çeşmenin ön cephesinden bir görünüm (Ağustos 2023)
Harita
Diğer ad(lar)On çeşmeler · Onçeşmeler · Beykoz Çeşmesi · Behruz Ağa Çeşmesi · I. Mahmud Çeşmesi
Genel bilgiler
Durumİşlevsel
TürMeydan çeşmesi
Mimari tarzKlasik Osmanlı · Barok
KonumBeykoz, İstanbul
Koordinatlar41°08′04″K 29°05′33″D / 41.13444°K 29.09250°D / 41.13444; 29.09250
YaptıranBehruz Ağa
Tamamlanma16. yüzyıl
YenilemeTemmuz 1746-1746/1747 · 1948-1950 · Aralık 1986 · 2005-2006 · 2016-2017
Yenileyenİshak Ağa (1746-1746/1747) · Sular İdaresi (1948-1950) · Beykoz Belediyesi (1986) · İSKİ (2005-2006) · İSKİ (2016-2017)
MülkiyetVakıflar Genel Müdürlüğü
Teknik ayrıntılar
Yapı sistemiKâgir · betonarme (çatı ve kemerler)
MalzemeTaş · mermer · tuğla
Boyut6 × 6 (haznesiyle birlikte boyu 8)
Yükseklik4 m
Kitâbesini yazanEdirneli Emin Efendi
Su kaynağıŞahinkaya

İshak Ağa Çeşmesi, Merkez Mahallesi'nde konumlanan bir meydan çeşmesi niteliğindedir. Kesme taştan inşa edilen kare planlı yapının zemini, ön yüz kaplaması ve sütunları mermerdendir. Arka kısmında, taş ve tuğladan oluşturulan duvarlarla çevrili haznesi yer alır. Üç cephesi ile iç kısmında yer alan sütunlar, birbirlerine çift merkezli teğet kemerlerle bağlanır. Sütun başlarının üzerinde bulunan kemerler ile yapıyı örten kırma çatı betonarmedir. Yapının tavan ve kemerlerin içe bakan kısımlarında kalemişi süslemeler yer alır. Ön yüzünde bulunan on bronz lüleden kesintisiz olarak su akar. Diğerlerinden daha büyük boyuttaki ortadaki iki lüle, dilimli bir kaş kemere sahip sağır bir niş şeklindeki aynataşı içindedir. Aynataşının üzerinde, 1746 ya da 1747'deki onarıma dair tek satırlık bir kitâbesi bulunur. Mermer bir tekneye akan suyun taşan kısmı, döşemeye oyulmuş kanaldan geçerek denize akar. Yapı, klasik Osmanlı mimarisi ile Barok mimari öğeleri taşır.

Osmanlı Padişahı I. Süleyman'ın has odabaşı Behruz Ağa (ö. 1562/1563) tarafından, Bizans döneminde de bir çeşmenin bulunduğu noktaya yaptırıldı.[1][2] Çeşmenin suyu, arka kısmındaki Şahinkaya olarak anılan kayalık yamaçtan geliyordu.[3][4] Çeşmenin yakınlarında yaptırılan Beykoz Hamamı ile diğer bazı yapılar, bu çeşmeye gelir olarak vakfedilmişti.[5] İbrahim Hakkı Konyalı, Behruz Ağa'nın diğer eserlerini yapan Mimar Sinan'ın, Behruz Ağa Çeşmesi olarak da anılan bu çeşmeyi de yaptığını "kabul eder". Sinan'ın yaptığı eserleri listeleyen kaynaklarda bu çeşmenin yer almamasını ise bu tip "küçük" yapıların hiçbirinin bu kaynaklarda listelenmemiş olmasına bağlar.[1][6]

17. yüzyıla ait İstanbul Tarihi'nde Eremya Çelebi, Beykoz İskelesi'nin yanındaki "yerden fışkıran bir su" ile üzerinde Yunanca yazılar ve haç şekilleri bulunan bir "su haznesi"nden bahseder.[7] Mimar Demet Binan, Tülay Çobancaoğlu ve Burcu Büken Cantimur; Eremya Çelebi'nin kastettiği çeşme ile Behruz Ağa tarafından yaptırılan çeşmenin aynı çeşme olması durumunda kaynaklarda bir çelişki olduğunu belirtir.[8]

 
Edward Raczyński'nin 1824 tarihli Malerische Reise adlı eserinde yer alan çeşmenin gravürü

Beykoz yakınlarındaki Tokat Kasrı'nın yenileten I. Mahmud, çeşmenin harap ve suyu azalmış durumda olduğuna dair bölge halkından gelen şikayetler üzerine Sadrazam Seyyid Hasan Paşa'ya çeşmenin yenilenmesi talimatını verdi. Seyyid Hasan Paşa ise bu işi İstanbul Gümrük Emini İshak Ağa'ya devretti. Temmuz 1746'da başlanan çalışmaların masrafları, Hasan Paşa'nın aynı ay görevden alınıp sürgüne gönderilmesinin ardından İshak Ağa'nın üzerine kaldı. Yenileme çalışmaları 1746 ya da 1747 yılında tamamlandı.[a] Abdürrezzâk Nevres'in çeşmenin kitâbesi için yazdığı 40 dizelik manzume ise çeşmeye eklenmemişti.[9] Bu eklenmeyen kitâbede I. Mahmud'un yaptırdığı yazan çeşme, I. Mahmud Çeşmesi olarak da anılır.[10]

Edward Raczyński'nin 1824 tarihli Malerische Reise adlı eserinde yer alan gravürde çeşme, tepesinde bir âlem yer alan eğrisel bir kubbeyle örtülüdür. Gravürde sütunların arasında görülen sivri kemerler, 1943 yılına ait çeşme fotoğraflarında yerlerini yuvarlak kemerlere bırakır. Binan, Çobancaoğlu ve Büken Cantimur; bu kemer şeklinin Barok döneme ait olmasından yola çıkarak ilgili değişikliğin en geç 19. yüzyılın ilk çeyreği ya da yarısında yapılmış olabileceğini söyler. Çeşmenin inşasından "kısa bir süre sonra" olan bu onarımın, yapının deprem gibi bir yıkıma maruz kalmış olma ihtimaline değinen yazarlar, bu depremin de 28 Şubat 1855'teki deprem olabileceğini ifade eder. Bu onarım sonrasına iki sütuna eklenen demir bileziklerin de yapının "büyük" bir hasar geçirdiği ihtimalini arttırdığını eklerlerken sivri kemerlerin, gerçekçi olmayan bir şekilde, Doğulu tarzda tasvir edilmiş olabileceği ihtimaline de değinirler.[5][8]

1943 tarihli fotoğraflarda ahşap konstrüksiyon üzeri bağdadi çıtalı olarak görülen kemerler ile üst örtünün üzerleri sıvalıydı. Bazı noktalarda sarkmış olan ahşap saçakların altı çıtasız bir şekilde kaplanmış ve kenarlarına yağmur oluğu eklenmişti. Çatının üstü ise oluklu kiremitle kaplıydı.[8]

1824 tarihli gravürde, 1943 tarihli fotoğraflarda yer alan şebekeli yan duvarlar yoktur. Çeşmenin zamanla şehir dokusu içinde kalmasıyla birlikte, arka cephesindeki cadde ile yan cephelerinin çevre zemin kotunun çeşme zemin kotuna göre yukarıda kalmasından ötürü, yapının yola göre korunaklı hâle getirilmesi amacıyla bu duvarlar eklenmiş ve duvarlarda oluşturulan şebekeli açıklıklarla görsel devamlılık sağlanmıştı. Bu fotoğraflarda çeşme çevresinin zemin kotu, günümüzdekinden 50 cm kadar yukarıdaydı.[8]

 
Çeşmeden bir görünüm (Ağustos 2023)

1950 öncesinde üç kez onarımdan geçen çeşme, bunların her birinde yeni bir sıvayla kaplanmış; bu onarımlardan birinde tavan ve kemerlere, çeşmenin özgün hâlinde olmayan kalemişi süslemeler eklenmişti. Konyalı'nın ifadesiyle elli yıldan beri "çok bakımsız ve harabîye yüz tutmuş" durumda olan yapı, 1948-1950 yıllarında Sular İdaresi tarafından 47 bin lira masrafla, Ekrem Hakkı Ayverdi'nin yönetiminde onarıldı.[11] Bu onarımda yapının sütun başlarına kadar yıkılan kısmı, çift merkezli teğet kemer ve saçaklarıyla betonarme olarak yapıldı, haznesi duvarla çevrelendi ve bu kısmın zemini tuğlayla döşendi, tavan ve duvarlardaki badana altından kalemişi süslemeleri ortaya çıkarılarak yenilendi.[8][11] 1956'da, daha önceleri direkt İstanbul Boğazı'na döküldüğü belirtilen çeşmeden çıkan suyun, o tarihlerde Sümerbank'ın deri ve kundura fabrikasına gittiği kaydedilmişti.[12]

Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 12 Şubat 1972 tarih ve 6247 sayılı kararı doğrultusunda çeşme, 2 Ekim 1977 tarihli T.C. Resmî Gazete'deki yazıda yer alan "korunması gereken tarihî eser" olarak tanımlanan taşınmazlar arasında listelendi.[13] Aralık 1986'da, Beykoz Belediyesi tarafından restore edildi.[2] Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulunun 17 Nisan 1987 tarih ve 3134 sayılı kararının 5 Mayıs 1988 tarihli T.C. Resmî Gazete'de yayımlanmasıyla birlikte çeşmenin sonradan yapılan betonarme kısımlarının tescil kaydı kaldırıldı.[14]

Üst tarafındaki yoldan geçen araçların çarpmasıyla hasar gördüğü kaydedilen çeşmenin restorasyonu için Mart 2005'te ihale açıldı. Mayıs 2005'te İSKİ'nin gerçekleştirdiği kazı çalışmalarıyla restorasyon başladı.[15][16] Çeşme çevresinin zemin kotunun düşürüldüğü, dış cephedeki kemer ve saçak altındaki kalemişlerinin sıvayla kapatıldığı restorasyon çalışmaları Nisan 2006'da tamamlandı.[17][18]

2000'ler ve 2010'larda dönem dönem suyu kesilen çeşmeye İSKİ ve Beykoz Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalarla Aralık 2015 itibarıyla, açılan iki su kuyusundan döşenen borular aracılığıyla su iletimi başladı.[19][20][21] Üç sütunun altında çökme yaşandığının tespit edilmesi üzerine 2016-2017 yılları arasında İSKİ, ilk olarak zemin etüdü ve güçlendirilmesi amacıyla kazı ve projelendirme çalışması, sonrasında ise bunun uygulamasını gerçekleştirdi.[22][23][24] Günümüzde mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğünde olan çeşme, işlevsel durumdadır.[25]

Konumu ve mimarisi

değiştir
 
Çeşmeden bir görünüm (Ağustos 2023)

İstanbul'un Beykoz ilçesinin Merkez Mahallesi'ndeki İskele Meydanı'nın karşısında; Mehmet Yavuz Caddesi, Şahinkaya Caddesi ve Çeşmebaşı Sokağı'nın kesiştikleri yerde, ön yüzü Fevzi Paşa Caddesi'ne bakacak şekilde konumlanan kâgir bir yapıdır.[8][26][27] İnşa edildiği dönemde bir mesire alanında bulunan çeşme, günümüzde bu özelliğini kaybetmiş ve şehir dokusu içinde kalan bir meydan çeşmesi hâline gelmiştir. Çeşmenin önü, yakınlarındaki tarihî ağaçları da içine alan bir park şeklinde düzenlenmiştir. Çeşmenin sütunları, bunların kaide ve başlıkları ile aynataşı Barok mimari; kemerleri ise Klasik Osmanlı mimarisi özellikleri taşır.[8] Semavi Eyice "meydan ve iskele çeşmelerinin sanat bakımından en ilgi çekici ve sanat değeri en yüksek olanlarından biri",[28] Konyalı ise "Türkiye'yi tezyin eden [süsleyen] Türk yapı sanatının şaheser âbidelerinden biri" olarak niteler.[1]

Kesme taştan inşa edilen kare planlı çeşmenin kenarları 6 (haznesiyle birlikte boyu 8), yüksekliği ise 4 m'dir. Mermer döşemeyle kaplı zeminine, çevre kotundan aşağıda bulunduğu için ön cephesinden beş, yan cephelerinden ise iki basamağın ardından gelen birer sahanlık sonrasındaki üç basamaklı mermer merdivenlerle ulaşılır. Ön cephesinin dış kısmında dört sütun sıralanır. Yan cephelerde, her iki köşedeki sütunların hizasında birer sütun ve birer paye sıralanır. Yapının iç kısmında, dış kısmın ortasında kalan iki sütun ile payelerin hizasında birer sütun daha konumlanır. Tüm bu taşıyıcı öğeler, birbiri ardına gelen beyaz ve kırmızı renkli mermer parçalarıyla kaplı çift merkezli teğet kemerlerle bağlanır. Akantus yaprağı motifli dilimli başlıklara sahip toplam sekiz mermer sütunun arasında on iki sivri kemer konumlanır. Yapının tamamını, saçaklı bir kırma çatı örter. Kemer ve çatı kısımları betonarmedir.[2][8][25][27][29][30][31]

 
Çeşmenin aynataşı ile kitâbesi (Ağustos 2023)

Çeşmenin arka kısmında, bir sıra kesme taş ve iki sıra tuğla örgü sistemiyle oluşturulan duvarlarla çevrili haznesi yer alır. Haznenin zemini, altıgen tuğlalarla döşelidir. Haznede toplanan su, hazne duvarıyla ortak olan ve mermer levhalarla kaplı çeşmenin ön yüzündeki on lüleden devamlı olarak akar. Bu lülelerinden ötürü çeşme, On Çeşmeler ya da Onçeşmeler olarak da adlandırılır. Lülelerinin bulunduğu kısmın üzeri, çatının altından aynalı tonozla örtülüdür. Tonozla kaplı bölümün iki yanında, kesme taşla inşa edilen ve birer şebekeli açıklık barındıran duvarlar yer alır. Çeşmenin ön yüzünün ortasında konumlanan aynataşı, dilimli bir kaş kemere sahip sağır bir niş şeklindedir. Burada yer alan iki lüle, aynataşının her iki yanında sıralanan dörder lüleden daha büyüktür. Mermer bir tekneye akan suyun taşan kısmı, döşemeye oyulmuş "T" biçimli kanaldan geçerek denize akar.[2][8][31]

Suyun çok sayıda lüleden geçerek bir akarsu gibi sürekli akması ve bir kanala geçmesi gibi tasarım ilkeleri, Padişah III. Ahmed dönemindeki Lâle Devri sırasında Sâdâbâd'da yapılan ve 1730'daki Patrona Halil İsyanı'nda tahrip edilmesinin ardından I. Mahmud'un emriyle onarılan düzenlemelerle karşılaştırılır.[8][12] Mimarlık tarihçisi Nejat Turgut Saner, kişiliği ile Lale Devri eğlencelerine düşkün olan İshak Ağa'nın, Sâdâbâd'dakileri anımsatan bir mimari kullanmış olabileceğine değinir.[8]

Yapının tavan ve kemerlerin içe bakan kısımlarında, bej zemin üzerine kırmızı, mor ve yeşil renkli bitki motifleriyle yapılan kalemişi süslemeler yer alır. Kompozisyonların yer aldığı panolar, kırmızı renkli bordürlerle sınırlanır. Kemerlerin dışa bakan cephelerinin aralarında ise birer rozet motifli kalemişi bulunur.[2][8][31]

Aynataşının üzerinde; yan uçları kemerli dikdörtgen şeklindeki kartuşun içindeki aynı şekle sahip üç kartuşta, üç sütun ve tek satırlık tamir kitâbesi vardır. Ortadaki kartuşun altındaki daha küçük kartuşta ise tamir tarihi yer alır. Yeşil zemin üzerine altın varakla yazılı, Edirneli Emin Efendi tarafından celî sülüs üslubuyla işlenen metin şu şekildedir:[31][32][33]


Metin

صاحب الخيرات والحسنات / السيد اسحق اغا / امين كمرك استانه / سنه ١١٥٩

Çeviri yazı

Sâhibü'l-hayrât ve'l-hasenât / es-Seyyid İshak Ağa / Emîn-i Gümrük-i Âsitâne
Sene 1159

Kültürel etkileri

değiştir
 
Hoca Ali Rıza'nın çeşmeyi tasvir ettiği karakalem çalışması

18. yüzyıl sonlarında çeşmenin çevresi, bir mesire alanı hâline geldi. Çeşmenin çevresinde toplanan halk, burayı bir dinlenme ve eğlenme alanı olarak kullanıyordu. Çeşmenin çevresi, bu dönemlerde Beykoz'daki hayatın merkezi hâlindeydi.[34] Çeşme çevresinde yapılanma artınca şehir dokusu içinde kalarak bu niteliğini kaybetti.[8] Beykoz'un simgelerinden biri olan İshak Ağa Çeşmesi, bundan ötürü Beykoz Çeşmesi olarak da adlandırılır.[27][35][36][37]

Hikmet Onat, 1962 tarihli Beykoz-İshak Ağa Çeşmesi adlı yağlıboya tablosunda yapıyı İzlenimci bir yaklaşımla, etrafındaki yapı ve ağaçlarla tasvir eder.[38] Ahmet Yakupoğlu'nun çeşmeyi tasvir ettiği iki yağlıboya tablosu vardır.[39][40] İbrahim Çallı ile Nazmi Ziya Güran'ın da çeşmeyi tasvir eden birer yağlıboya tablosu bulunur.[27] Hoca Ali Rıza ise bir karakalem çalışmasında çeşmenin aynataşı ile birkaç lülesini tasvir etmiştir.[41][42]

Fuat Şükrü Dilbilen'in 1931 tarihli Turan ve Türkler adlı şiir kitabındaki "Beykoz'da İshakağa Çeşmesi" adlı şiirinde, milliyetçi bir yaklaşımla, çeşme suyunun kaynağını Turan'dan gelen bir akarsuya dayandırır:[43][44]

"Turanelinden taşmış bir ırmak,
Gayretle bulmuş Beykoz'da İshak!...
On tunç oluktan akmakta nurlar
Aşkıyle coşmuş yaz kış şarıldar!"

Faruk Nafiz Çamlıbel'in 1936'da yayımlanan Akarsu adlı şiir kitabında "İshakağa Çeşmesi" adlı bir şiiri bulunur. Kerem ile Aslı telmihine yer verdiği romantik şiirinde Çamlıbel, İshak Ağa Çeşmesini herhangi bir çeşme olarak kullanır:[43]

"Nasıl her gün yayarsa davarını bir çoban,
Sürükler düşüncemi sükûnden tevekküle
Sekiz mermer direğe dayanmış bir şadırvan,
Bilek kalınlığında su akıtan on lüle"
[...]
On lüleden fışkırıp mermeri oyan sular
Asırlarca Keremin Aslı ile dertleşmesi...
Mermer bir kalb önünde su kesilmiş duygular,
Bir gönül destanıdır İshakağa çeşmesi!"

Ayrıca bakınız

değiştir
  1. ^ Kitâbesindeki 1159 yılı, miladi takvimde 1746 ya da 1747'ye denk gelir.

Kaynakça

değiştir
Özel
  1. ^ a b c Konyalı 1956, s. 2652.
  2. ^ a b c d e Koç, Hülya; Karakaya, Enis (2000). "İshak Ağa Çeşmeleri". TDV İslâm Ansiklopedisi. 22. Türkiye Diyanet Vakfı. s. 522. ISBN 978-9753894494. 
  3. ^ İstanbul Su Külliyatı XIII: 19 ve 20. Yüzyılda İstanbul Suları (PDF). 13. İstanbul: İSKİ Genel Müdürlüğü. 2000. s. 157. ISBN 9758215760. 27 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 7 Mart 2021. 
  4. ^ "Beykoz On Çeşmeler için halk isyanı". Dost Beykoz. 26 Şubat 2015. 29 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2023. 
  5. ^ a b Konyalı 1956, s. 2653.
  6. ^ Hut 2022, s. 141.
  7. ^ Eremya Çelebi Kömürciyan (1988). Pamukciyan, Kevork (Ed.). İstanbul Tarihi (2. bas.). İstanbul: Eren Yayıncılık ve Kitapçılık. s. 46. ISBN 975-7622-04-4. 
  8. ^ a b c d e f g h i j k l m Binan, Demet; Çobancaoğlu, Tülay; Büken Cantimur, Burcu (Mayıs 2006). "Bir yapı çözümlemesi: "Beykoz, İshak Ağa Çeşmesi"". Tasarım+Kuram. 3 (4): 38-50. doi:10.23835/tasarimkuram.240789. 
  9. ^ Konyalı 1956, ss. 2653-2654.
  10. ^ Tanışık, İbrahim Hilmi (1945). "274/68 - Mahmut I. Çeşmesi (On Çeşmeler)". İstanbul Çeşmeleri. 2. İstanbul: Maarif Matbaası. ss. 348, 350. 
  11. ^ a b Konyalı 1956, s. 2655.
  12. ^ a b Konyalı 1956, s. 2654.
  13. ^ "Kültür Bakanlığından" (PDF). T.C. Resmî Gazete (16072). 2 Ekim 1977. ss. 23-82. 2 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 31 Mayıs 2021. 
  14. ^ "Kültür ve Turizm Bakanlığından" (PDF). T.C. Resmî Gazete (19805). 5 Mayıs 1988. ss. 55-58. 13 Mart 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  15. ^ "Büyükşehir, tarihi İshak Ağa Çeşmesi'ni restore ediyor". Arkitera. 10 Mayıs 2005. 19 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  16. ^ Palavar, Murat (10 Mayıs 2005). "Medeniyetin simgesine makyaj". Yeni Şafak. İstanbul. 19 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  17. ^ "'Onçeşmeler' suya kavuştu". Türkiye. 19 Nisan 2006. 19 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  18. ^ "On Çeşme yıkılıyor mu?." Beykoz Ses. 9 Haziran 2015. 24 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2023. 
  19. ^ "On Çeşmeler kuruyor mu?". Dost Beykoz. 25 Eylül 2007. 19 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2023. 
  20. ^ "Tarihi Onceşmeler'in suyu kurudu". Dost Beykoz. 24 Temmuz 2008. 24 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2023. 
  21. ^ "Tarihi On Çeşmeler ışıltıyla yeniden akıyor". Beykoz Güncel. 31 Aralık 2015. 3 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  22. ^ "Tarihi Beykoz İshakağa Çeşmesi'nin (Onçeşmeler) Geçici Askıya Alınması İşi". 2017 Faaliyet Raporu (PDF). İSKİ. 2018. s. 151. 21 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  23. ^ "e) İshakağa (Onçeşmeler) Çeşmesi". 2018 Faaliyet Raporu (PDF). İSKİ. 2019. s. 141. 21 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  24. ^ "Beykoz'un tarihi simgesi askıya alınıyor..." Dost Beykoz. 4 Nisan 2008. 11 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ağustos 2023. 
  25. ^ a b "İshak Ağa Çeşmesi". Envanter.org. 23 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  26. ^ "TKGM Parsel Sorgulama Uygulaması - Öznitelik bilgisi". Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü. 19 Ocak 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  27. ^ a b c d Ertuğ, Necdet, (Ed.) (2006). İstanbul Tarihî Çeşmeler Külliyatı. 1. İstanbul: İSKİ Genel Müdürlüğü. ss. 74-75. ISBN 9789944100335. 
  28. ^ Eyice, Semavi (1993). "Çeşme". TDV İslâm Ansiklopedisi. 8. Türkiye Diyanet Vakfı. s. 281. ISBN 9789753894357. 
  29. ^ Egemen, Affan (Ekim 1993). "574 - İshak Ağa Çeşmesi". İstanbul'un Çeşme ve Sebilleri. İstanbul: Arıtan Yayınevi. s. 433. 
  30. ^ Karakaya, Enis (1993). "İshak Ağa Çeşmesi". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. 4. İstanbul: Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı-Tarih Vakfı. s. 195. ISBN 9757306053. 
  31. ^ a b c d Taymaz, Beyza (2022). Osmanlı Dönemi İstanbul Sebil ve Çeşme Kitabelerinin Biçim ve İçerik Açısından Değerlendirilmesi (doktora). İstanbul: İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat Tarihi Anabilim Dalı. s. 282. 
  32. ^ "Beykoz Çeşmesi - Tamir kitabesi". Osmanlı Kitabeleri Projesi. 17 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  33. ^ Schick, İrvin Cemil (Temmuz 2012). "Gümrükçü İshak Ağa Çeşmeleri: Kitabeleri ve hattatları". Toplumsal Tarih, 223. Tarih Vakfı. ss. 22-27. 
  34. ^ Hut 2022, ss. 147-148.
  35. ^ Hut 2022, s. 136.
  36. ^ "Beykoz". Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi. 2. İstanbul: Türkiye Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı-Tarih Vakfı. 1993. s. 194. ISBN 9757306002. 
  37. ^ Ayverdi, Sâmiha (2010). Ebâbil Kuşları. Kubbealtı Neşriyat. s. 112. ISBN 9756444754. 
  38. ^ Büyükkol, Semih (2017). "Çeşme kültürünün Türk resmine yansımaları". İdil. 6 (39): 3245-3256. doi:10.7816/idil-06-39-15. 
  39. ^ Başbuğ, Fatih (2014). "Ressam Ahmet Yakupoğlu'nun resimlerinde İstanbul çeşmeleri". Mercin, Levent (Ed.). Dumlupınar Üniversitesi Ahmet Yakupoğlu Sempozyumu Bildiri Kitabı. Kütahya: Dumlupınar Üniversitesi. s. 50. 
  40. ^ "Doğumunun 100. yılında Ahmet Yakupoğlu Sergisi". Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı. 19 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2023. 
  41. ^ Şerifoğlu, Ömer Faruk (2005). Hoca Ali Rıza. Yapı Kredi Yayınları. s. 105. ISBN 9750809963. 
  42. ^ Evimdeyim: Bir Dönüş Hikâyesi. Ankara: T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Müdürlüğü. 2017. s. 44. 
  43. ^ a b Türkmenoğlu, Sevgül (2012). "Türk şiirinde İstanbul çeşmeleri". Turkish Studies. Ankara. 7 (2): 1093-1102. doi:10.7827/TurkishStudies.3333. eISSN 1308-2140. 
  44. ^ Soğukömeroğulları, Mehmet (2010). "Fuat Şükrü Dilbilen'in şiirlerinde toplumsal hafıza". Karadeniz Araştırmaları. 7 (27): 159-177. 
Genel