Şirvanşahlar Devleti: Revizyonlar arasındaki fark

[kontrol edilmiş revizyon][kontrol edilmiş revizyon]
İçerik silindi İçerik eklendi
Hiroşi (mesaj | katkılar)
Gerekçe:Timur un Altın Orda devletine seferini göstermektedir.
Etiket: Elle geri alma
SpdyBot (mesaj | katkılar)
k Bot: genel dz. ve madde bakımı (hata bildir)
 
61. satır:
[[Şirvan (bölge)|Şirvan]], eski zamanlardan beri çeşitli yerli ve göçmen kabileler tarafından yerleşim görmüştür. Bunu yazılı kaynakların yanı sıra arkeolojik ve toponimik materyaller de kanıtlamaktadır. 5. yüzyıl yazarı [[Bizantionlu Faustus|Faustus Buzand]], 4. yüzyılın ilk yarısındaki olaylardan bahsederken, Maskut hükümdarı Sanesan'ın "çeşitli göçebe kabilelerden" oluşan ordusundaki Hunlar, Tavsparlar, Heçmataklar, İjmaklar, Balasaçiler ve diğerlerinin adlarını anmaktadır. 7. yüzyılın başlarına ait anonim bir kaynakta [[Dağıstan|Güney Dağıstan]], [[Şirvan (bölge)|Şirvan]] ve [[Hazar Denizi]]'nin batı kıyılarında yerleşmiş kabileler listelenir<ref>{{Kitap kaynağı|başlık="ŠERVĀNŠAHS" in Encyclopaedia Iranica. Excerpt 1: "ŠERVĀNŠAHS (Šarvānšāhs), the various lines of rulers, originally Arab in ethnos but speedily Persianized within their culturally Persian environment" Excerpt 2:")|erişimtarihi=21 Eylül 2024|yazarlar=C. E. Bosworth}}</ref>.
 
Orta çağÇağ yazarları, miladın başlangıcından itibaren Şirvan'a Türk dilli Hunlar, Sabirler ve Hazarların akınlarından bahsederler. Göçebelerin baskınlarından korunmak amacıyla Sasani hükümdarları I. Kubad ve I. Hüsrev Anuşirvan, Şirvan'a Lahican, Taberistan, Gilan ve diğer eyaletlerden İran dilli kabileleri göç ettirmişti. Türk dilli kabilelerin Şirvan'a akını 6. yüzyılda özellikle güçlenmişti. O dönemde Kafkasya'daki en güçlü kabile birliği, Dağıstan bölgesinde yaşayan Sabirler'e aitti. Onlar Şirvan ve Arran'ı ele geçirip eski yerleşim yerleri olan [[Derbent, Dağıstan|Derbent]]-[[Kebele|Gebele]] bölgesine yayıldılar. Yaklaşık 1. yüzyılda orada yaşayan Sabirler'in bir kısmı yerli halkla kaynaşıp yerleşik hayata geçti. Kuzey Kafkasya'da yaşayan Türk kabile ittifakını mağlup eden I. Hüsrev Anuşirvan, esir alınan 3 bin askeri lideri ve 50 bin Türk savaşçısını Aran ve Şirvan'da yerleştirdi. Türk dilli kabilelerin Şirvan'da yerleşme süreci yoğun bir şekilde devam etti. 7. yüzyılda Arap komutanı Mervan bin Muhammed, esir aldığı 40 bin Hazar'ı Samur ve Şabran arasındaki bölgeye yerleştirdi<ref>{{Kitap kaynağı|başlık=Russia and Azerbaijan: A Borderland in Transition, Columbia University.|erişimtarihi=21 Eylül 2024|dil=Eng|çalışma="In the fifteenth century a native Azeri state of Shirvanshahs flourished north of the Araxes."|yazarlar=Tadeusz Swietochowski.}}</ref>.
 
=== Dil ===
124. satır:
 
=== Şirvanşahların Genişleme Politikası ve İç Çekişmeler ===
Şirvanşah [[I. Ahmet Mezyed]]'in ölümünden sonra tahta oğlu Muhammed bin Ahmed çıktı. O, komşu feodallara karşı saldırgan bir politika izledi ve topraklarını birkaç şehri ilhak ederek genişletmeye çalıştı. 981-982 yıllarında, [[Kebele|Gebele]] şehrini Emir Abdülberr Enbese’den alarak ele geçirdi. Yaklaşık 982 yılında [[Berde]]'yi boyun eğdirerek Musa bin Ali'yi valisi olarak atadı. Şirvanşah Ahmed aynı zamanda şehirlerini de güçlendirdi. Nitekim, 983 yılında [[Şabran]]'ın, askeri operasyonlar sonucunda yıkılan surlarını yeniden inşa ettirdi. 982 yılında büyükbabası II. Muhammed bin Yezid’in [[Lahıc]]’ı birleştirdiği Hursan ve Şirvan meliklikleri, Şirvanşah [[I. Ahmet Mezyed]]'in yerine tahta geçen Muhammed bin Ahmed’in mülkleri arasına katıldı<ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/7i8gxvoA|başlık=Azərbaycan tarixinə yeni baxış|erişimtarihi=22 Eylül 2024|tarih=2007|yayıncı=Təhsil|yazarlar=Zülfüqarlı Məhərrəm Paşa oğlu|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240612184116/https://ebooks.az/az/book/7i8gxvoA|arşivtarihi=12 Haziran 2024|ölüurl=hayır}}</ref>.
 
Şirvanşah Muhammed bin Ahmed'in ölümünden sonra, yerine geçen kardeşi Yezid bin Ahmed, devletinin topraklarını ordusuyla genişletmeyi amaçlayan feodal iç savaşlar yürüttü. 992 yılında, [[Kebele|Gebele]]'de Şirvanlılarla Şekililer arasında şiddetli bir savaş meydana geldi. Savaşta, Şirvanşah’ın veziri Museddin bin Hebeşi öldü ve onunla birlikte 400 seçkin Şirvan süvarisi hayatını kaybetti<ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/K0O8tBgD|başlık=Azərbaycan tarixi atlası|erişimtarihi=22 Eylül 2024|tarih=2007|yayıncı=Bakı Kartoqrafiya Fabriki|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240527163257/https://ebooks.az/az/book/K0O8tBgD|arşivtarihi=27 Mayıs 2024|ölüurl=hayır}}</ref>. 999 yılında Şirvanşah Yezid, [[Kebele|Gebele]] valisi Gürzül kalesinin sahibi Abdülberr Enbese ile savaştı ve kaleyi ele geçirdi. Aynı yıl, Rizkiye mülkünü ele geçirmek için Derbent valisi Leşkeri bin Meymun ile savaştı, ancak başarılı olamadı. Leşkari, Şabran'a bir sefer düzenledi. Ancak Şirvanlılar şehir kapılarında onlarla savaştılar. Derbent ordusu ağır bir yenilgi aldı ve savaşta Leşkari’nin kardeşi Ebu Nasr bin Meymun esir alındı. Şirvanşah onu hapsettirdi ve barış sağlandıktan sonra onu rehin tuttu. Hicri 391 (1001) yılında Leşkari'nin ölümünden sonra Derbent halkı Şirvanşah Yezid’den Ebu Nasr’ı emir olarak seçmeleri için serbest bırakılmasını talep etti. Ancak Yezid, kızı Ebu Nasr ile evlendirmek istemediğini bahane ederek bunu reddetti ve Ebu Nasr’ı ancak Derbent halkı Derbent ve Sull (Çul) kalelerinin inşasına (daha doğrusu, yeniden inşasına) izin verirlerse serbest bırakacağını şart koştu. Derbentliler bu teklifi reddettiler ve Yezid suçsuz olan Ebu Nasr’ı idam etti. Ebu Nasr, [[Şabran]] kalesinde hapsediliyordu ve Şirvanşah onu şehrin kapıları önünde defnettirdi. Bu olay 1002 yılında gerçekleşti. Derbent halkı Ebu Nasr’ın kardeşi Mansur'u emir olarak seçti. Şirvanşah, Derbent'i ele geçirmek için savaşa devam etti. Çatışmalar, bazen bir tarafın bazen diğer tarafın üstünlüğüyle devam etti. 1019 yılında, sınır bölgesi olan Derbent halkı emirleri Mansur'a karşı isyan ederek onu şehirden kovdular ve iktidarı Şirvanşah Yezid bin Ahmed'e teslim ettiler<ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/XVhxvcTZ|başlık=Azərbaycan tarixi üzrə qaynaqlar|erişimtarihi=22 Eylül 2024|tarih=2007|yayıncı=Çıraq|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240523151155/https://ebooks.az/az/book/XVhxvcTZ|arşivtarihi=23 Mayıs 2024|ölüurl=hayır}}</ref><ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/aunMQ0Oz|başlık=Azərbaycan tarixi: III cild: XIII-XVIII əsrlər|erişimtarihi=22 Eylül 2024|yayıncı=Elm|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240225045023/https://ebooks.az/az/book/aunMQ0Oz|arşivtarihi=25 Şubat 2024|ölüurl=hayır}}</ref>.
287. satır:
XII-XIII. yüzyılın başlarında yetenekli mimar ve zanaatkarların yaşadığı [[Şirvan (bölge)|Şirvan]]’da mimarlık gelişiyordu. Kaynaklarda, [[Şamahı]] yakınlarındaki XII. yüzyıldan çok önce inşa edilmiş ve o dönemde tamamlanmış olan Gülüstan Kalesi, Buğurt Kalesi ve bir dizi diğer kale ve burçlardan bahsedilir. Zekeriyya el-Kazvini, [[Şirvan (bölge)|Şirvan]] vilayetinde güçlendirilmiş Buğurt Kalesi'nden bahseder: "Bu kalede taş tasvirler ve heykeller var<ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/b5j2Ycvx|başlık=Bakı memarları XIX əsrin sonu - XX əsrin əvvəlində|erişimtarihi=23 Eylül 2024|yazarlar=Fətullayev Şamil|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240521033601/https://ebooks.az/az/book/b5j2Ycvx|arşivtarihi=21 Mayıs 2024|ölüurl=hayır}}</ref>. Çok eski olduklarından anlamları belli değil. Kalede hükümet evi (dar el-imara) var. Kapısında yazılıdır: 'Bu evde on bir oda var. Ancak buraya giren biri çok çaba sarf etse bile, onlardan sadece onunu görebilir. On birincinin yerini ise kimse bilemez, çünkü hükümdarın hazinesi oradadır.'"
 
Gülüstan Kalesi şiddetli yıkıma uğradığından, kalenin bütün kapalı yapısından günümüze dağ yamacına dağılmış tek tük burç ve duvar bölümleri kalmıştır. En anıtsal burçlar, kaleye çıkan patikanın başında, yıkılıp yok olmuş giriş kapısının yanlarında yer almaktadır. Onların batısında ise yarım dairesel bir burcun kalıntıları yükselir. Dikdörtgen planlı bu burç, dağın batı yamacındadır. Dağın vadiye bakan alt terasında da duvar kalıntıları vardır. Tüm bu duvar ve burç kalıntıları, bir zamanlar dağ sırtına kuşak gibi dolanan sağlam kale duvarlarının içinde yer alıyordu. Yakın geçmişte ise Gülüstan Kalesi'nin daha fazla yapısı göze çarpar ve mimarisi hakkında daha kapsamlı bir fikir oluştururdu. Şirvanşahlar hazinelerini zayıf savunulan Şamahı’dan uzakta, ulaşılmaz Buğurt Kalesi’nde saklarlardı. Bu parçada Buğurt Kalesi'ni süsleyen rölyefler ve taş heykeller hakkında bilgi dikkate değerdir. Buna benzer heykel tasvirleri Şamahı'daki Gülüstan Kalesi'nde, Bayıl koyundaki kalede de vardı. Muhtemelen bu heykel tasvirleri, eski geleneklere göre, devlet yönetiminin "Dar el-imara"nın ya da Şirvanşah'ın ikametgahınınikametgâhının bulunduğu kaleleri süslüyordu. Bayıl Kalesi’nin, adanın şekline uygun uzunlamasına bir planı vardır. Kalenin uzunluğu 180 m, ortalama genişliği ise 35 m’dir. Kale duvarları doğuda altı, batıda ise beş yarım dairesel (Bakü Kalesi'ndeki gibi) burçla güçlendirilmiştir<ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/VXLdbytz|başlık=XIX əsr - XX əsrin əvvəllərində Azərbaycanda şəhərsalma və memarlıq|erişimtarihi=23 Eylül 2024|yazarlar=Fətullayev Şamil|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240521033557/https://ebooks.az/az/book/VXLdbytz|arşivtarihi=21 Mayıs 2024|ölüurl=hayır}}</ref><ref>{{Web kaynağı|url=https://ebooks.az/az/book/itMxpE3U|başlık=Чешская готика эпохи расцвета: 1350-1420|erişimtarihi=24 Eylül 2024|arşivurl=https://web.archive.org/web/20240301231409/https://ebooks.az/az/book/itMxpE3U|arşivtarihi=1 Mart 2024|ölüurl=hayır}}</ref>.
 
Bayıl Kalesi’nin inşası, siyasi ve askerî açıdan oldukça karmaşık bir dönemde – Moğol akınlarının tüm Yakın Doğu’yu sarstığı bir zamanda (1234–1235 yıllarında) tamamlanmıştı. Ancak sahile yakın adada inşa edilen bu görkemli kalenin ömrü çok kısa olmuştur. Bilim insanlarına göre, 1306 yılında meydana gelen şiddetli bir deprem sonucunda denize batmıştır.